Laparoskopi, karın içi ya da leğen kemiğindeki organların cerrahi tedavisinde, geniş ameliyat kesileri (20 cm dolayında) yerine, birkaç adet -4 ya da 5 adet- küçük (0.5-1 cm) deliklerden yerleştirilen borucuklardan (ki biz bunlara trokar diyoruz) bir kameraya bağlı olan teleskop ile elde edilen görüntü eşliğinde uzun-ince ameliyat ekipmanları ile yapılan ameliyat tekniğidir.
Laparoskopik cerrahide, ameliyat edilecek (böbrek, prostat, üreter ve böbreküstü bezi gibi) organların rahatlıkla görülebilmesini sağlayan ve borucukların birinden vücut içine yerleştirilen teleskop mevcuttur. Bu teleskop ile karın içindeki organların görüntüsü teleskopa monte edilmiş yüksek çözünürlüklü kamera sistemi ile bir ekrana yansıtılarak (Resim-2), organın yaklaşık 10-15 kat büyütülmüş görüntüsü eşliğinde cerrahi gerçekleştirilir.
Laparoskopik cerrahide kullanılan bu ufak delikler nedeniyle, laparoskopik cerrahi sonrası, açık cerrahideki geniş ameliyat kesilerine göre, çok az rahatsızlık ve ağrı olmakta ve kozmetik açıdan daha iyi bir görünüm sağlanmaktadır. Laparoskopi ile ameliyat sonrası ameliyat ağrısı ve bu nedenle ağrı kesici kullanımı, hastanede yatış süresi ve iyileşme süresi oldukça azalmaktadır. Laparoskopik cerrahi de açık cerrahi gibi genel anestezi (narkoz) altında yapılmaktadır.
Laparoskopik cerrahi, hastalar için açık cerrahiye göre önemli kolaylıklar sağlayan bir teknik olmasına rağmen, uygulanması için oldukça deneyim ve özellikle bu konu üzerinde edinilmiş özel eğitimi gerektirmektedir. Açık cerrahide böbrek ameliyatı için yapılan büyük ameliyat kesisinin görünümü ile aynı ameliyatın laparoskopik yöntemle yapıldığında kullanılan deliklerin karşılaştırması
Hastalar açısından, açık cerrahi ile karşılaştırıldığında araştırmalarda belirlenmiş birçok fayda sağlanmaktadır.
Laparoskopi ürolojideki birçok cerrahi girişimde uygulanabilir bir tekniktir. Gerçekten, karın zarı dış bölümünde yer alan ürolojik organların (böbrek, böbreküstü bezi, üreter, prostat, anadamar lenf bezlerinin cerrahi olarak çıkarılması giderek artan şekilde kabul gördüğü gibi, daha az hasar ve ağrı avantajları ile zamanımızda laparoskopik olarak yapılabilmektedir. Miminal invaziv (daha az yaralayıcı) cerrahi olarak kabul edilen laparoskopik cerrahi, tüm dünyadaki gelişmiş merkezlerde, açık cerrahiden daha sık uygulanır hale gelmektedir.
Ürolojide sıklıkla uygulandığı hastalıklar:
Laparoskopik cerrahinin uygulanmasında kesin sakıncalı olan durumlar, düzeltilemeyen kanama hastalıkları, barsak tıkanıklıkları, karın duvarında aktif infeksiyonlar ve karın zarına yayılmış kanserler ve karın zarı içinde su toplamış hastalardadır. Göreceli olan sakıncalı durumlar aşırı şişmanlık, karın ve leğen kemiği organlarında önceden geçirilmiş büyük ameliyat, gebelik, ağır solunum yetersizliği, ağır kalp atım bozuklukları, ağır kalp hastalıklarıdır.
Rutin olarak laparoskopik cerrahi uygulayan tecrübeli ve eğitimli cerrahlar tarafından yapılan girişimlerde komplikasyon oranları ve kompliksyon derecesi daha düşüktür. Laparoskopik cerrahide yaklaşık komplikasyon oranı %5’dir. Laparoskopik cerrahi sırasında görülebilen ölüm oranı yaklaşık %0.3; açık ameliyata geçme olasılığı ise yaklaşık %1-5’dir.
Ürolojik hastalıklarda uygulanan laparoskopik cerrahi hakkında bilgilerin içinde hastalıkların genel bilgileri, endikasyonları, teknik özellikleri ve komplikasyonlar konusunda gerekli detay bulunmaktadır.
Laparoskopik cerrahide kullanılan bu ufak delikler nedeniyle, laparoskopik cerrahi sonrası, açık cerrahideki geniş ameliyat kesilerine göre, çok az rahatsızlık ve ağrı olmakta ve kozmetik açıdan daha iyi bir görünüm sağlanmaktadır. Laparoskopi ile ameliyat sonrası ameliyat ağrısı ve bu nedenle ağrı kesici kullanımı, hastanede yatış süresi ve iyileşme süresi oldukça azalmaktadır. Laparoskopik cerrahi de açık cerrahi gibi genel anestezi (narkoz) altında yapılmaktadır.
Laparoskopik cerrahi, hastalar için açık cerrahiye göre önemli kolaylıklar sağlayan bir teknik olmasına rağmen, uygulanması için oldukça deneyim ve özellikle bu konu üzerinde edinilmiş özel eğitimi gerektirmektedir. Açık cerrahide böbrek ameliyatı için yapılan büyük ameliyat kesisinin görünümü ile aynı ameliyatın laparoskopik yöntemle yapıldığında kullanılan deliklerin karşılaştırması
PROSTAT
Prostat kanseri
BÖBREK
Böbrek Kanseri
Fonksiyonsuz böbrek
Böbrek kisti
Üreteropelvik bileşke darlığı (Böbrek çıkış darlığı)
TESTİS
Testis Kanseri
İnmemiş testis
SURRENAL (Adrenal)
Böbreküstü bezi tümörleri
MESANE
Mesane tümörü
Mesane divertikülü
Sistosel-rektosel (Mesane sarkması)
Veziko-vajinal fistül
Üreter darlığı
Hızlı Randevu
Ürolojide prostat, mesane, böbrek ve testis kanserlerinin robotik & laparoskopik cerrahi ile tedavisi
Prof. Dr. Tibet Erdoğru – Üroloji & Robotik Cerrahi | KVKK | Çerez Politikası