Ana damarlar etrafındaki lenf bezlerine tümör yayılımı olup olmadığı konusunda
Testis Kanseri tespit edilen hastalarda 3 farklı tedavi seçeneği vardır Testis kanseri olan hastaların tedavisinde farklı tedavi alternatifleri vardır. Bazı tedaviler standart (zamanımızda halen tümüyle kullanılmakta olan) tedavilerdir. Bazıları ise halen klinik değerlendirme aşamasındadır. Tedaviye başlamadan önce hasta, bu sözü edilen klinik uygulamalarından faydalanmak isteyebilir. Burada “klinik uygulama”dan kasıt, halen varolan tedavi alternatifini daha da geliştirmeye yönelik ya da yeni tedavi olanağı sağlamaya yönelik klinik araştırmalardır. Bu klinik uygulamalı araştırmaların sonucunda tedavinin standart uygulanan tedaviden üstünlüğü ispatlanmış olursa, o zaman bu tedavi standart tedavi halini alacaktır. Bu tip araştırmalı uygulamalar birçok ülkedeki birçok klinikte halen daha uygulanmaktadır.
Prognostik faktörler:
Testis kanserleri, tedaviye beklenen cevabının nasıl olacağına göre, 3 gruba ayrılır.
İyi prognozlu hastalık
Seminoma tipi kanserlerde, iyi prognozdan bahsetmek için, aşağıdakilerin hepsinin gerçekleşmiş olması gereklidir:
Orta prognozlu hastalık Non-seminoma tipi kanserlerde, iyi prognozdan bahsetmek için, aşağıdakilerin hepsinin gerçekleşmiş olması gereklidir:
Kötü prognozlu hastalık
Non-seminoma tipi kanserlerde, iyi prognozdan bahsetmek için, aşağıdakilerin hepsinin gerçekleşmiş olması gereklidir:
Seminoma tipi kanserleri için kötü prognoz sınıfı yoktur.
Zamanımızda 3 tip standart tedavi seçeneği vardır:
Cerrahi:
Laparoskopik RPLND
Prof. Dr. Tibet Erdoğru tarafından Evrelendirme amaçlı ya da Kemoterapi sonrasında kitle tümüyle kaybolmamış hastalarda Laproskopik / Robotik RPLND ameliyatını izlemek için TIKLAYIN
Kanserli testisin çıkartılmasında, radikal inguinal orşiektomi denilen cerrahi uygulanır. Ayrıca lenf bezlerine yayılım var mı, yok mu? konusunda hem tedavi hem de araştırma amaçlı lenf bezleri laparoskopik cerrahi ile alınabilir. Eskiden açık cerrahi ile bu lenf bezlerinin alınmasına karşı, açık cerrahinin hastaya getirdiği ciddi yükler düşünülerek karşı çıkılmaktaydı. Zamanımızda lenf bezlerinin laparoskopik yöntemle alınmasıyla, cerrahideki dezavantaj hemen hemen çok azalmıştır. Zira kapalı sistemle yapılan bu ameliyatta iyileşme çok hızlı, kozmetik sakınca yok, ameliyat sonrası ağrının çok çok az olması gibi avantajları nedeniyle yeniden cerrahi ile lenf bezlerinin çıkartılması ön plana çıkmaktadır.
Laparoskopik teknik periton zarı içinden (transperitoneal) gerçekleştirilecek ise hasta 45-60 derece yan pozisyonda yatırılır. Laparoskopik teknik periton zarı dışından barsaklara temas etmeden (retroperitoneal) gerçekleştirilecek ise hasta 80-90 derece yan pozisyonda yatırılır.
Prof. Dr. Tibet Erdoğru karın zarını açmadan ve barsakalra temas etmeden laparoskopik tekniği uygulamaktadır. Retroperitoneal laparoskopik teknikte ise delikler belin arka kısmındadır, ön karın duvarında delik izi görülmez. İki yaklaşımda da başarı oranı açısından fark yoktur. Avantaj ve dezavantajları sadece teknik düzeydedir.
Retroperitoenal | Transperitoneal | |
Avantajlar | Avantajları | |
Barsaklarla temas yok | Geniş çalışma boşluğu | |
Avantaj YOK | ||
Ameliyat süresi |
Kanserli hücrelere yüksek enerjili X-ışınları verilerek hücrelerin öldürülmesi ve bu şekilde hastalığın tedavisi amaçlanmaktadır. Burada iki farklı radyoterapi söz konusudur. Eksternal (vücut dışından uygulanan) radyoterapi, bir cihazın içine yerleştirilen hastaya vücudu dışından ışınlar verilerek tedavi sağlanır. İnternal (vücud içinden uygulanan) radyoterapi, radyasyon ışınlarını saçan ufak çekirdekcikler tümörün olduğu lenf bezleri bölgesine yerleştirilir ve radyasyon tümöre daha odaklı, çevre dokuları koruyarak ve vücut içinden verilir. Hangi tür yolla ile bu ışın tedavisinin verileceği, kanser hastalığının evresine ve merkezdeki teknik olanaklara bağlıdır.
Kanser hücrelerinin çoğalmasını durdurarak ya da direkt kanser hücresini öldürerek kanser hücrelerinin gelişimini duraklatan ilaçlarla kanserin tedavisine kemoterapi denilmektedir. Kemoterapi, sistemik kemoterapi şeklinde ağızdan ya da damardan uygulanan ilaçlarla verilebilir. Ya da etkilenen bölgeye giden damara ilaç verilerek bölgesel kemoterapi verilebilir. Ancak bu tedavi için hastalığın durumunun uygun olması önemlidir.
Yeni tedavi tipleri halen klinik araştırma olarak uygulanmaktadır.
Yüksek doz kemoterapi ile kombine kök hücre nakli:
Çok yüksek dozda verilen kemoterapi ile kan hücreleri zararlı etkileneceğinden dolayı, kök hücre nakli ile (gelişmemiş kan hücreleri) bu yan etkinin üstesinden gelinmesidir. Kemoterapi uygulanmadan önce hastanın kendisinden kemik iliğinden alınacak kemik iliği dondurularak saklanır. Kemoterapi tamamlandığında, bu kök hücreler ısıtılarak çoğaltılır ve kişiye nakli yapılır.
Hızlı Randevu
Hızlı Randevu
Hastalığınız ile ilgili detaylı bilgi almak için lütfen randevu alınız.
Testis Kanseri ile ilgili bu konulara da bakabilirsiniz.
Hızlı Randevu
Ürolojide prostat, mesane, böbrek ve testis kanserlerinin robotik & laparoskopik cerrahi ile tedavisi
Prof. Dr. Tibet Erdoğru – Üroloji & Robotik Cerrahi | KVKK | Çerez Politikası